Oğuz Boran dedilermi orada bir dakika
duracaksın...Yürekten gelen ses tüm yüreklere
sevgi tohumları eken Oğuz..VAROL NUROL.
Melike Maviyıldırım
22 Şubat, 05:24
Sen daima varol nurol Sevgili Oğuz kardeşim.
Hasan Topal
22 Şubat, 23:21
Ey İstanbul İstanbul ey İstanbul ey Ey ac...
ıların gözyaşlarının
kraliçesi İstanbul ey İstanbul ey Ey
bozgunların garip çiçeği Bu akşam yemin ettim
Seni bir daha öp***k için Ben ki bütün
duvarlarını afişlerle donatıp Yumruğumla
kanatmıştım Rezil bir aşktı Bütün
arkadaşları miting ala...nlarında Ve
mezarlıklarda bırakmıştım İstanbul ey
İstanbul ey Acılar kraliçesi Umudun ve direncin
yorgun anası Ve ey çıldırmak üzere olmanın
çamurlu ikonası Tırnaklarım kopuyor,
görmüyor musun Bir ben miyim kapılarını
şaşıran her yokuşun başında Bir ben miyim
ekmek arasına canına doğrayıp doğrayıp yutan
Bir kedi bile sağarken yüreğini Telaş
içerisinde yavrusuna Ey acımasız acuze! Utan
şu türbelerinden Minarelerinden utan İstanbul
ey İstanbul ey Acılar kraliçesi Savaşın ve
bozgunların gariban çiçeği Ve ey teslimiyete
düşmenin o hazin gerçeği Bayraklarım
kanıyor, sormuyor musun Kadınların ki;
Omuzları hicran, saçları ihanet sarısı
Cocukların ki; Yağmur emiyor yıkılası
kaldırımlarından En ücra genlerime,
alyuvarlarıma, Kılcal damarlarıma, ruhuma kadar
Bıktım İliklerime, gömlek ceplerime kadar
sızan Bu Allahsız yağmurundan İstanbul ey
İstanbul ey Acılar kraliçesi İhtişamın ve
sefaletin çaresiz bacısı Ve ey çürümenin yok
olmanın***ansız sancısı Ciğerlerim
çatlıyor, duymuyor musun Hangi pencerene
çıksam O salya sümük ******** suratları Hangi
caddene dökülsem O şangur şungur düş
kırıkları Bütün bu ezginler, tükenenler,
yerlere serilenler, tutunamayanlar Sarsmıyormu
seni hiç Bunca infilak Bunca isyan
çığlıkları İstanbul ey İstanbul ey Acılar
kraliçesi Aldanışların ve hüznün yalancı
tanrıçası Ve ey ruhu kirlenmiş gecelerin
cilveli yosması İntihar anı geldi, beni
öpmüyor musun Ağlamak istemiyorum, yenildim
sana Hikayenin özeti bu Bir istimlak gibi ödedim
ve çiğneyip geçtin maceramı Şimdi ben
suçlarımı didikleyen bu martı sürüsüyle
Şimdi ben hangi şehirde soğulturum zonklayıp
duran bu yaramı İstanbul ey İstanbul ey Acılar
kraliçesi İhanetin ve ihbarların arkadan
dolaşan bıçağı Ve ey ödeşmelerin,
yüzleşmelerin, erkekçe vuruşmaların kaçağı
Beni harcadın ulan! Beni sattın! Utanmıyor
musun?UTANMIYORMUSUN......
ümit Doğan Aslan
23 Şubat, 01:09
harika tek kelimeyle süper
MeLek BaŞar
23 Şubat, 18:55
çok :)) güzell
Turgut Kömürcü
25 Şubat, 13:29
harikasın birader
Pansy Viola Violet
02 Mart, 01:35
iştee budurrr yhaa ... :((( mükemmell ... :((
Nur Giza
07 Mart, 21:33
harika okumuşsun umut ;bayıldım....
Ahmet Burock
28 Mart, 19:49
Harika bir istanbul tasfiri ağzına ve yüreğine
sağlık
Yorumlar
duracaksın...Yürekten gelen ses tüm yüreklere
sevgi tohumları eken Oğuz..VAROL NUROL.
ıların gözyaşlarının
kraliçesi İstanbul ey İstanbul ey Ey
bozgunların garip çiçeği Bu akşam yemin ettim
Seni bir daha öp***k için Ben ki bütün
duvarlarını afişlerle donatıp Yumruğumla
kanatmıştım Rezil bir aşktı Bütün
arkadaşları miting ala...nlarında Ve
mezarlıklarda bırakmıştım İstanbul ey
İstanbul ey Acılar kraliçesi Umudun ve direncin
yorgun anası Ve ey çıldırmak üzere olmanın
çamurlu ikonası Tırnaklarım kopuyor,
görmüyor musun Bir ben miyim kapılarını
şaşıran her yokuşun başında Bir ben miyim
ekmek arasına canına doğrayıp doğrayıp yutan
Bir kedi bile sağarken yüreğini Telaş
içerisinde yavrusuna Ey acımasız acuze! Utan
şu türbelerinden Minarelerinden utan İstanbul
ey İstanbul ey Acılar kraliçesi Savaşın ve
bozgunların gariban çiçeği Ve ey teslimiyete
düşmenin o hazin gerçeği Bayraklarım
kanıyor, sormuyor musun Kadınların ki;
Omuzları hicran, saçları ihanet sarısı
Cocukların ki; Yağmur emiyor yıkılası
kaldırımlarından En ücra genlerime,
alyuvarlarıma, Kılcal damarlarıma, ruhuma kadar
Bıktım İliklerime, gömlek ceplerime kadar
sızan Bu Allahsız yağmurundan İstanbul ey
İstanbul ey Acılar kraliçesi İhtişamın ve
sefaletin çaresiz bacısı Ve ey çürümenin yok
olmanın***ansız sancısı Ciğerlerim
çatlıyor, duymuyor musun Hangi pencerene
çıksam O salya sümük ******** suratları Hangi
caddene dökülsem O şangur şungur düş
kırıkları Bütün bu ezginler, tükenenler,
yerlere serilenler, tutunamayanlar Sarsmıyormu
seni hiç Bunca infilak Bunca isyan
çığlıkları İstanbul ey İstanbul ey Acılar
kraliçesi Aldanışların ve hüznün yalancı
tanrıçası Ve ey ruhu kirlenmiş gecelerin
cilveli yosması İntihar anı geldi, beni
öpmüyor musun Ağlamak istemiyorum, yenildim
sana Hikayenin özeti bu Bir istimlak gibi ödedim
ve çiğneyip geçtin maceramı Şimdi ben
suçlarımı didikleyen bu martı sürüsüyle
Şimdi ben hangi şehirde soğulturum zonklayıp
duran bu yaramı İstanbul ey İstanbul ey Acılar
kraliçesi İhanetin ve ihbarların arkadan
dolaşan bıçağı Ve ey ödeşmelerin,
yüzleşmelerin, erkekçe vuruşmaların kaçağı
Beni harcadın ulan! Beni sattın! Utanmıyor
musun?UTANMIYORMUSUN......
sağlık