cübbeli hocanın talabeleri görüyomusunuz
efendi hz nediyo erbakan hoca için araya nifak
sokmayın bizi bölemezsiniz
Mustafa Mahmutyazıcıoğlu
31 Ocak 2010 Pazar, 16:31
yüreğinize sağlık...ALLAH RAZI OLSUN...
Simuzer Gün
01 Şubat 2010 ve Pazartesi, 00
DİN FENNE TERS DÜŞER Mİ?Bazı kimseler, din
ile fenni iki zıt kutup gibi gösterme
gayretindeler. Maksat zihinleri bulandırmak ve
ruhları müşevveş etmek... Gerçekten din fenne
karşı mıdır? Bu mesele çok yönlüdür.
Sadece birkaçına temas edel...im.Din denilince
iki ayrı mefhum hatıra gelir. Biri "Hak
din", diğeri "Batıl dinler".
Batıl dinler, insanların kendi hayallerinden
doğan, yahut bir hak dinin tahrif edilmesiyle
ortaya çıkan bir takım saçma inançlardır.
Hak din ise, bu kâinatı kudretiyle yaratıp,
hikmetiyle ve ilmiyle tanzim eden, yeryüzünü
insanlara beşik, güneşi lamba yapan, zemini
çiçeklerle semayı yıldızlarla donatan
Cenâb-ı Hakk'ın bir emir ve yasaklar
manzumesidir.Hak kitap, Allah'ın fermanı ve
bu kâinat O'nun mülkü ve mahlûkudur.
Nitekim bu âlem için, "Kâinat
kitabı" denilmiştir. Her bir ferd bu
kitaptan bir sahifenin, bir cümlenin, yahut bir
noktanın tefsir edilmesi, açıklanmasıdır.
İnsan bedeni bu kitaptan sadece bir kelime.
Ondaki her organ için nice eserler yazılmış.
Diş, bir terk harf gibi. Ondaki ince sırlar
üzerinde nice tezler yapılmış. Bir hücre,
bir atom bu kâinat kitabının birer noktası
hükmündeler. Onların tefsirleri ayrı birer
ilim kolu olarak gelişmiş. O halde, âlemdeki
hikmetleri tefsir eden ve gizli güzellikleri
ortaya çıkaran ferilerin, ilâhî fermana
aykırı olması düşünülemez.Bazı
çevreler, fennin her keşfini, dine karşı
kazanılmış bir zafer gibi ilân ediyorlar. Bu,
fenni inkâr eden bir batıl din için doğru
olabilir. Yahut Avrupa'yı asırlarca fenden
uzak tutan ve "dünya dönüyor" dediği
için Galile'yi Engizisyon önüne
çıkartan kiliseye karşı aklın zaferi
sayılabilir. Ama, bir müslüman bu tür
gelişmeleri, "Allah'ın kudret kitabı
olan şu kâinattan bir sırrın daha
çözülmesi" şeklinde değerlendirir. Ve
yine bir müslüman, bütün medeniyet
harikalarını; insan aklının birer meyvesi
olarak görür ve bunları, insana bağışlanan
istidadın ve ona tanınan fırsatın birer
neticesi olarak bilir. Ayrıca "arıya bal
yapmayı ilham eden, koyunu süt fabrikası yapan
Cenâb-ı Hak, insan aklına da böyle harika
meyveler verdiriyor", diye düşünür. Yeni
keşifleri duydukça, Allah'ın ilmine ve
hikmetine olan hayranlığı ve hayreti daha da
artar. Prof. Dr. Alâaddin BAŞARAllah razı olsun
kardeşim.selam ve dua ile.
Ramazan Ipek
01 Şubat 2010 ve Pazartesi, 11
--Amin Amin Amin...cümlemizi
inşaALLAH...Arkadaşlar hepinize çok teşekkür
ederim değerli yorum ve beğenilerinizden
dolayı...selam ve muhabbetle...
Hak'ka Davet
25 Haziran 2010 Cuma, 20:35
rabbim razı olsun emeklerınıze yureklerınıze
saglık...selam ve dua ile....
Yorumlar
bilim ise kördür."(Albert Einstein)
YARDIMCINIZ OLSUN.
karim de açıklanmıştır...
razı olsun
ediyorum
efendi hz nediyo erbakan hoca için araya nifak
sokmayın bizi bölemezsiniz
ile fenni iki zıt kutup gibi gösterme
gayretindeler. Maksat zihinleri bulandırmak ve
ruhları müşevveş etmek... Gerçekten din fenne
karşı mıdır? Bu mesele çok yönlüdür.
Sadece birkaçına temas edel...im.Din denilince
iki ayrı mefhum hatıra gelir. Biri "Hak
din", diğeri "Batıl dinler".
Batıl dinler, insanların kendi hayallerinden
doğan, yahut bir hak dinin tahrif edilmesiyle
ortaya çıkan bir takım saçma inançlardır.
Hak din ise, bu kâinatı kudretiyle yaratıp,
hikmetiyle ve ilmiyle tanzim eden, yeryüzünü
insanlara beşik, güneşi lamba yapan, zemini
çiçeklerle semayı yıldızlarla donatan
Cenâb-ı Hakk'ın bir emir ve yasaklar
manzumesidir.Hak kitap, Allah'ın fermanı ve
bu kâinat O'nun mülkü ve mahlûkudur.
Nitekim bu âlem için, "Kâinat
kitabı" denilmiştir. Her bir ferd bu
kitaptan bir sahifenin, bir cümlenin, yahut bir
noktanın tefsir edilmesi, açıklanmasıdır.
İnsan bedeni bu kitaptan sadece bir kelime.
Ondaki her organ için nice eserler yazılmış.
Diş, bir terk harf gibi. Ondaki ince sırlar
üzerinde nice tezler yapılmış. Bir hücre,
bir atom bu kâinat kitabının birer noktası
hükmündeler. Onların tefsirleri ayrı birer
ilim kolu olarak gelişmiş. O halde, âlemdeki
hikmetleri tefsir eden ve gizli güzellikleri
ortaya çıkaran ferilerin, ilâhî fermana
aykırı olması düşünülemez.Bazı
çevreler, fennin her keşfini, dine karşı
kazanılmış bir zafer gibi ilân ediyorlar. Bu,
fenni inkâr eden bir batıl din için doğru
olabilir. Yahut Avrupa'yı asırlarca fenden
uzak tutan ve "dünya dönüyor" dediği
için Galile'yi Engizisyon önüne
çıkartan kiliseye karşı aklın zaferi
sayılabilir. Ama, bir müslüman bu tür
gelişmeleri, "Allah'ın kudret kitabı
olan şu kâinattan bir sırrın daha
çözülmesi" şeklinde değerlendirir. Ve
yine bir müslüman, bütün medeniyet
harikalarını; insan aklının birer meyvesi
olarak görür ve bunları, insana bağışlanan
istidadın ve ona tanınan fırsatın birer
neticesi olarak bilir. Ayrıca "arıya bal
yapmayı ilham eden, koyunu süt fabrikası yapan
Cenâb-ı Hak, insan aklına da böyle harika
meyveler verdiriyor", diye düşünür. Yeni
keşifleri duydukça, Allah'ın ilmine ve
hikmetine olan hayranlığı ve hayreti daha da
artar. Prof. Dr. Alâaddin BAŞARAllah razı olsun
kardeşim.selam ve dua ile.
inşaALLAH...Arkadaşlar hepinize çok teşekkür
ederim değerli yorum ve beğenilerinizden
dolayı...selam ve muhabbetle...
saglık...selam ve dua ile....