cok önemli bir iceregi kapsiyor... kautlarim
kafka secimi iicn...
Nilgun Sungu
18 Eylül 2010 Cumartesi, 00:35
Franz KafkaBiz beş arkadaşız; bir gün peş
peşe evin birinden dışarı çıktık; ilk
çıkan kapının yanında durdu, ardından ikinci
çıktı, daha doğrusu bir civa topağı gibi
kaydı ve ikincinin yanında yerini aldı, sonra
üçüncü, dördüncü ve beşinci ...çıktı.
Sonunda hepimiz bir hizada durduk. İnsanlar bizi
fark etmeye başladılar; bizi gösterip "Şu
beşi o evden çıktılar," dediler. O
zamandan beri birlikte yaşıyoruz; eğer bir
altıncı sürekli aramıza katılmaya
çalışıyor olmasaydı huzur içinde
yaşayacaktık. Bize bir kötülük etmiyor,***a
sinirimizi bozuyor ve bu da yeterince kötü;
neden istenmediği yere girmeye çalışıyor? Onu
tanımıyoruz ve aramıza katılmasını
istemiyoruz. Bir zamanlar, elbette, biz beşimiz
de birbirimizi tanımıyorduk, hâlâ da
birbirimizi tanıdığımız söylenemez,***a
beşimiz için caiz ve hoşgörülebilir olan o
altıncı için caiz ve hoşgörülebilir değil.
Her hâlükârda, biz beş kişiyiz ve altı kişi
olmak istemiyoruz. Ve zaten sürekli birlikte
olmanın anlamı nedir ki? Bunun beşimiz için de
bir anlamı yok,***a işte biz bir aradayız ve
bir arada kalacağız; öte yandan,
tecrübelerimize dayanarak, yeni bir kaynaşma
istemiyoruz. Ama bunu altıncıya nasıl
açıklayacaksın? Uzun açıklamalar onu
neredeyse aramıza almamızla sonuçlanacaktı, o
yüzden açıklama yapmamayı ve onu aramıza
almamayı tercih ediyoruz. Suratını nasıl
asarsa assın onu dirseklerimizle itiyoruz,***a ne
kadar itersek itelim geri geliyor.
Yorumlar
kafka secimi iicn...
peşe evin birinden dışarı çıktık; ilk
çıkan kapının yanında durdu, ardından ikinci
çıktı, daha doğrusu bir civa topağı gibi
kaydı ve ikincinin yanında yerini aldı, sonra
üçüncü, dördüncü ve beşinci ...çıktı.
Sonunda hepimiz bir hizada durduk. İnsanlar bizi
fark etmeye başladılar; bizi gösterip "Şu
beşi o evden çıktılar," dediler. O
zamandan beri birlikte yaşıyoruz; eğer bir
altıncı sürekli aramıza katılmaya
çalışıyor olmasaydı huzur içinde
yaşayacaktık. Bize bir kötülük etmiyor,***a
sinirimizi bozuyor ve bu da yeterince kötü;
neden istenmediği yere girmeye çalışıyor? Onu
tanımıyoruz ve aramıza katılmasını
istemiyoruz. Bir zamanlar, elbette, biz beşimiz
de birbirimizi tanımıyorduk, hâlâ da
birbirimizi tanıdığımız söylenemez,***a
beşimiz için caiz ve hoşgörülebilir olan o
altıncı için caiz ve hoşgörülebilir değil.
Her hâlükârda, biz beş kişiyiz ve altı kişi
olmak istemiyoruz. Ve zaten sürekli birlikte
olmanın anlamı nedir ki? Bunun beşimiz için de
bir anlamı yok,***a işte biz bir aradayız ve
bir arada kalacağız; öte yandan,
tecrübelerimize dayanarak, yeni bir kaynaşma
istemiyoruz. Ama bunu altıncıya nasıl
açıklayacaksın? Uzun açıklamalar onu
neredeyse aramıza almamızla sonuçlanacaktı, o
yüzden açıklama yapmamayı ve onu aramıza
almamayı tercih ediyoruz. Suratını nasıl
asarsa assın onu dirseklerimizle itiyoruz,***a ne
kadar itersek itelim geri geliyor.