Milis Yarbay Topal Osman Ağamızın Anısına

delikanlı nın hası! adamın hası! seni
unutturmaya çalışanların allah belasını
versin!

Zor Gelir Onun Gibi İnsanlar Artık Mekanı
Cennet Olsun Ne Mutluki Bize Onun Torunlarıyız !

Emeğinize sağlık.Çok güzel olmuş.

Teşekkür ederim

seni saygıyla anıyoruz

giresunun gururu topal osmanı yani agamızı
saygıyla anıyoruz ona ne kadr dua etsek azdır
herhalde

giresunun delisiyiz,karadeniz asisiyiz ulan!!!

can verdi memleket unutulmaz adi

menleket unutulmaz mustafa yılmaz

Eyvallah Mustafa Kardaşım

bu videonun 2:18 inci sniyesindeki ftoğraf kaç
yılının onu söyleyebilir misiniz, sağ alt
köşedeki birinci kişi dedemin babasına
benziyo..

biz teşekkür ederiz eline sağlık çok güzel
olmuş

kahramanlık ne yalnız bir yükseliş
demektir.nede yıldızlar gibi parlayıp
sön***ktir.ölmezliği düşünmek boşuna bir
emektir.kahramanlık,saldırıp bir daha
dön***ktir.bütün vatan kahramanlarına rahmet
olsun.

memleketin böyle insanlara ihtiyacı var..

‎((BATUM FATİHİ)) TÜRK TARİHİNDE FATİH
SULTAN MEHMET'TEN SONRA 2.FATİH ÜNVANI
VERİLEN, ATATÜRKÜN SAĞ KOLU VE KORUMASI OLAN,
MİLİS YARBAY GİRESUNLU TOPAL OSMAN
AĞA..!GİRESUN UŞAKLARI İZİNDE ATAM..!

akibetini bilen var mı?

herkese selamlar

Milis Yarbay Topal Osman Ağamızın Anısına

giresunun değerli ağası TOPAL OSMAN'ı
herkese tanıtalım...

memleketin parayla satılacağını bilseler
sanırım onlarda savaşmazdı.

atam izindeyiz

Atatürk'ün muhafızı Giresun'un
koruyucusu selam olsun

ağam sen rahat uyu biz pkk yı temizliyeceğiz
olmadı 42 ve47 alayları kurup biz gömecez

Mekani cennet olsun insallah

Memleketi parayla satan yok kardesim.Sattilarda
nereye gitti memleket, uyumayalim , cuval agzi
acalim lutfen. Memleketi satanlari cok iyi
biliyoruz. Masalarda anlasmaya oturup sinirlari
cizen Ismet Pasa degilmiydi? At uzerinde
Musul'u ...Kerkuk'u sinirlardan
cikaran Ismet Pasa degilmiydi? Ataturk zamaninda
acilan Milli ucak fabrikasini 1948 yilinda
kapatan Ismet Pasa degilmiydi? Ezanlarimizi
minarelerden "tanri uludur " diye
bagirtan Ismet Pasa degilmiydi? Ve o Ismet
Pasa 1973 yilina kadar Ataturk'un kurdugu
CHP 'nin basinda degilmiydi? Kim hesap sordu,
veya sorabildi vatani sattin diye? Daha
sayayimmi?Memlekette DHKPC nin baslari Omer
Inonu, Erdal Inonu degilmiydi? Cevaplarinizi
bekliyorum sayin Arif Yanmaz Bey ... Gör

1942 Ankara Etimesut’da THK bir uçak
fabrikası kurdu. Bu tesiste 1956 yılına kadar
uçak üretildi. Daha sonra bu tesis MKE’ye
devredildi. 1948 Ankara Atatürk Orman
Çiftliği’nde uçak motoru fabrikası kuruldu.
Bu tesis 1952 yılında MKE’ye devr...edildi.
Daha sonra traktör fabrikası oldu, Ek-10. 1950
Ankara Hava Tüneli açıldı. 1956 yılında
Genelkurmay’a devredildi. Ankara’daki tesisler
(Uçak ve Uçak Motoru fabrikaları) MKE’ye
devredildi. Uçak fabrikasında üretim 1959
yılında durduruldu. Böylece Türk uçağı
üretmek heves ve heyecanı ‘80li yıllara kadar
terk edilmiş oldu. BU BİLGİLERE GÖRE:UÇAK
FABRİKALARI KİMİN ZAMANINDA KURULDU ? KİMİN
ZAMANINDA ÜRETİMİ DURDURULDU:1942 VE 1948
YILLARINDA ATATÜRK VAR MIY DI? BU TARİHLERDE
BAŞBAKAN VEYE CUMHURBASKANI KİMDİ:1959 YILINDA
UÇAK ÜRETİMİ DURDURULDUĞUNA GÖRE BU TARİHTE
T C HÜKÜMET BAŞKANI KİMDİ ACABA.? BİLİR
BİLMEZ KULAGINIZA DOLDURULAN BİLGİLERLE TARİHE
MAL OLMUŞ KİŞİLERİ
KARALAMAYALIM.Musul'un kaybedilişini
hazırlayan gelişmeler silsilesindeki ilk safha,
Mütareke'nin imzalanmasından sonra Kerkük
sancağının İngilizler tarafından haksız
işgalidir. Bu işgal hareketinde Ali İhsan
Paşa'nın direnmeden sancağı
İngilizler'e devretmesi ayrıca Mütareke
öncesindeki savaşlarda verdiği yanlış
kararlar İngilizler'in işini
kolaylaştırmış, bölgenin kolaylıkla elden
çıkmasına sebep olmuştur. İkinci safha ise
Lozan Konferansı'nda İsmet Paşa'nın
Musul'un Türkiye'ye verilmesi***acıyla
sağlam temellere dayanarak savunmasını
yaptığı mükemmel tezine rağmen, İngiliz
oyunu ile Musul meselesinin sonraya bırakılması
ve Milletler Cemiyeti'ne havalesidir. Bu
olumsuz gelişmelerin yanısıra Musul'un
kaybedilişindeki diğer sebepleri şu şekilde
özetlemek mümkündür: Musul meselesinde
İngiltere'nin şiddetle direnmesi bölgenin
petrol kaynakları açısından zengin oluşu,
stratejik önemi ve İngiltere'nin
imparatorluk yolları üzerinde oluşundan
dolayıdır. Bölgenin sahip olduğu bu
özellikler, İngiltere'nin ısrarcı,
uzlaşmaz ve baskıcı tutumuna neden olmuştur.
İngiltere'nin ortaya koyduğu bu tavrın bir
diğer sebebi de 1926'lı yıllarda hala
Türk milletinin hayat hakkını tanımak
iste***sinden kaynaklanmaktadır.
İngiltere'nin bu tavrı karşısında
Türkiye'nin dış politika meselesindeki
yalnızlığı, Musul'un kaybedilmesinde öne
çıkan önemli bir sebeptir. Bu yalnızlık,
Milletler Cemiyeti'nde açıkça
görülmüştür. Türkiye, Cemiyet'in üyesi
olmamasına rağmen İngiltere, asli ve kurucu
üyesidir. Bu yapıdaki bir kurumdan Türkiye
lehine bir kararın çıkması oldukça zordur.
Bunun yanı sıra İngiltere'nin Irak,
Milletler Cemiyeti, Soruşturma Komisyonu ve
dünya kamuoyu üzerinde özellikle propaganda
alanında üstün bir durumda olduğu gerçeğini
de göz ardı et***k gerekir. Türkiye, Musul
meselesi ile uğraşırken aynı zamanda bir
değişim geçirmekteydi. Bu değişimin yönü
ise "Batı" olarak tespit edilmiş ve
"Batılılaşma"***acıyla bir seri
inkılap hareketi gerçekleştirilmeye
başlanmıştır. İngiltere ise Türkiye'nin
yöneldiği Batıda güçlü bir simge olarak
görünmekteydi. Dolayısı ile, Türkiye'nin
Batıyla ve öncelikle İngiltere ile meselelerini
çözmesi gerekiyordu. Şubat 1925'de meydana
gelen Şeyh Sait İsyanı da Musul'un
kaybedilmesine zemin hazırlayan olaylardan
biridir, isyan, Türkiye'nin Musul'daki
iddiasını zayıflatmıştı. I. Dünya
Savaşı'ndan itibaren İngiltere'nin
bölgedeki Kürtleri desteklediği bilinmekle
beraber, ayaklanmada İngiltere'nin kesin
rolünü ortaya koyan bir belgeye
rastlanmamıştır". Ancak Toynbee'nin
belirttiği gibi, "İngilizler Musul'u
işgal ettikleri andan itibaren Kürt
milliyetçiliğini teşvik etmişler" ve
Şeyh Sait İsyanı'ndan istifade etmek
suretiyle birtakım yararlar sağlamışlardır.
İsyan ile birlikte, Türk-Kürt ayrılığının
ortaya çıkarılması ve çoğunluğu
Kürtler'den oluşan Musul'un
Türkiye'ye verilmesi tezi zaafa
uğratılmıştır. Bununla birlikte isyanla
uğraşan bir Türkiye, Musul meselesinde
göstermesi gereken direnişi ortaya
koyamamıştır. Yukarıda gösterilen bütün bu
sebepler, Musul meselesinden dolayı yeni bir
savaşı göze alamayan Türkiye'yi Ankara
Antlaşması'nı imzalamaya sevk etmiştir.
Dönemin Dışişleri Bakanı Tevfik Rüştü
Aras'ın 7 Haziran 1926 tarihli meclis
konuşması, söz konusu sebepleri teyit eder
mahiyette olup, hatta daha da cesaretli bir
ifadeyle Türkiye'nin yaptığı
"fedakarlıktan"
bahsetmektedir:

Simdi Abdullah kardesim once merhaba.Ondan
sonra esas sen yalan yanlis yazanlari okuda,
inanma. Annold Toynbee'yi ben Atataturk
Universitesi Tarih bolumunde okurken iki sene
manyak bir docent, Islam tarihi yerine okuttu.
A. To...ynbee'nin Turkiye hakkinda nasil
ruyalari oldugunu cok iyi biliyorum. Kendi oz
kaynagina gel. BENIM PROFILIME GIT, UCAK
FABRIKASI OLAYINI DETAYIYLA BIR GOR< OKU<
RESIMLERINE BAK. Ismet Inonunun siyaseti beni
de yakti 77-80 arasinda, Onlarin memleket
icin gordukleri ruyalari da cok iyi biliyorum.
Musul - Kerkuk at uzerinde Ismet Pasa
tarafindan bir parmak isaretiyle verilmistir,
gerisi bahane. Yedi cephede zafer kazaniyoruz
da, masaya gelince mi kaybediyoruz, ?Musul
ve Kerkuk halkinin tamami Turkmen olan
sehirlerdi o zamanda. Az once soyledigim gibi;
7 devlete kok sokturuyoruz, hepsi geri kaciyor,
iskal ettikleri yerleri terkediyorlar, ***a
Ingilizlerin israrini kiramiyoruz, baskilarina
direnemiyoruz. Neremle guleyim ben buna. RESMEN
HEDIYE ETMISIZ EFENDI, BIZE LAZIM DEGIL, SIZ
TEPE TEPE KULLANIN demeye gelmis. Baska izahi
yok !