uyyyy Memleketum,almanyadan selam.Sürmeneye
selam.3 puan bizim bugun bayram var.....
Akan Çaça
24 Ağustos 2010 Salı, 00:40
fenerliler çok dinler bugün oy trabzon kurban
olam futboluna
Nesrin Nişancı
24 Ağustos 2010 Salı, 01:03
SÜÜÜÜPER
Nesrin Nişancı
24 Ağustos 2010 Salı, 01:05
NEKADAR DOGAL TEMİZ DURUSUN
Sevinc Akar
24 Ağustos 2010 Salı, 03:19
aşıgım volkan konagaaaaa
Burcu Yasar
24 Ağustos 2010 Salı, 07:50
tek kelimeyle süperrrrrr...
Seval Taçyildiz
24 Ağustos 2010 Salı, 09:15
bunu beğendi
Derya Maya
24 Ağustos 2010 Salı, 10:06
oy trabzonnn memleketim ve toprağım işte
volkan konak aslını unutmayan insan çünki
kuzeyin oğlu seni seviyoruzz
Nesli Karaçıkay
24 Ağustos 2010 Salı, 10:25
yok böyle bi yorum süperrrr:
Yasmin Ay
24 Ağustos 2010 Salı, 10:51
bi memleket bu kadar mı güzel anlatılır
Esra Demir
24 Ağustos 2010 Salı, 10:54
ÇOK SEVİYORUM YA HER PARÇASINI YÜREGİNE
SAGLIK EMEGE SAYGI
Mustafa Toprak
24 Ağustos 2010 Salı, 11:25
vuuu o sesune kurban başumuzun taçısun adamum
Selçuk Toparslan
24 Ağustos 2010 Salı, 00:17
volkan abi bizde doğrudan istanbul takımlarına
akıyoz da
Kevser Varol
24 Ağustos 2010 Salı, 00:37
memleketinede sanada kurban olayım birde seni
doğuran ana ya volkanımmmm
Nalan Can
24 Ağustos 2010 Salı, 13:39
ıstanbul takımları kadar baş düşşün
kafanıza hamsi kafalılar
Fatoş Abatay
24 Ağustos 2010 Salı, 13:57
mikemmelllllll sin yine herzamanki gibi uzun
saçlı şovalyemmm.
Sukran MLs
24 Ağustos 2010 Salı, 14:21
harıkasıN yüreğine sağlık VOLKAN KONAK sen
denızlere degıl okyanuslara
akarsınnnnnnnnnnnnnnnnnn
Engincan Şen
24 Ağustos 2010 Salı, 14:23
çok harika
Ufuk Anıl
24 Ağustos 2010 Salı, 14:40
süpersin..
Gökna Erdinç
24 Ağustos 2010 Salı, 17:18
oyyyy berna offff hadi üzdügün yeter cık gel
artık..
Ilhami Özel
24 Ağustos 2010 Salı, 18:47
f b liler dinlesinlerrrrrrrrrr
Emre Ergen
24 Ağustos 2010 Salı, 19:40
işte bu doğrudan denize akarım.....
Sezginer Altuntaş
24 Ağustos 2010 Salı, 19:40
ZATEN BEN ONUN DELİ GİBİ HASTASIYIM HARİKA
Bİ YORUMCU
Melek Ülker
24 Ağustos 2010 Salı, 20:00
ne güzel bir şarkı bu ben nasıl
kaçırmışım bunu
Soner Zoroglu
24 Ağustos 2010 Salı, 20:36
yaşasın trabzon her zaman begenmişimdir
Nesi Tan
24 Ağustos 2010 Salı, 20:55
karadeniz aşkı bu işteeeeeeee insanı ayrı
guzel memleketi ayrı güzel
Sadullah Eser
24 Ağustos 2010 Salı, 23:03
birde konya,ya teşrif etseniz volkan
bey.hayranınızım,sizi konyada görmek inanın
çok güzel bir duygu olacak.tşkr.
Yeşil Eriğim N B
25 Ağustos 2010 Çarşamba, 09:4
Gazi Çiftliğinde dolaşıp hava alırken
oldukça yaşlı kadına raslar.Atatürk attan
inerek bu ihiyar kadının yanına sokuldu.-
Merhaba nine kadın Ata'nın yüzüne bakarak
hafif bir sesle;- Merhaba dedi. Nereden gelip
nereye gidiyorsun? Kadın şöyle... bir
duralayıp,- Neden sordun ki, dedi. Buraların
sabısı mısın? Yoksa bekçisi mi?
Paşagülümsedi.- Ne sahibiyim ne de bekçisiyim
nine. Bu topraklar Türk milletinin
malıdır.Buranın bekçisi de Türk milletinin
kendisidir. Şimdi nereden gelipnereye gittiğini
söyleyecek misin? Kadın başını salladı.-
Tabi söyleyeceğim, ben Sincan'ın
köylerindenim bey, otun güç bittiği, atıngeç
yetişdiğikavruk köylerinden birindeyim. Bizim
mıhtar bana bilet aldı trene bindirdi,kodum
Angara'ya geldim.- Muhtar niçin
Ankara'ya gönderdi seni?- Gazi Paşamızı
görmem için. Başını pek ağrıttım
da....Benim iki oğlum gavur harbinde şehit
düştü. Memleketi gavurdan kurtarankişiyi bir
kezgörmeden ölmeyeyim diye hep dua ettim
durdum.Rüyalarıma girdi Gazi Paşa. Bende gün
demeyip mıhtara anlatınca, o da banabilet
alıverip saldı Angaraya, giceleyin geldimdi.
Yolu neyi debilemediğimden işteağşamdan belli
böyle kendimi ordan oraya vurup duruyom bey.-
Senin Gazi Paşa'dan başka bir isteğin var
mı?Kadının yüzü birden sertleşti.- Tövbe de
bey, tövbe de! Daha ne isteyebilirim ki...O bizim
vatanımızıgurtardı.Bizi düşmanın elinden
kurtardı. Şehitlerimizin mezarlarını onlara
çiğnetmedidaha ne isteyebilirim ondan? Onun
sayesinde şimdi istediğimiz
gibiyaşıyoruz.Şunun bunun gavur dölünün
köpeği olmaktan onun sayesinde kurtulmadık
mı?Buralara bir defa yüzünü görmek, ona
sağol paşam! Demek için düştüm.Onu görmeden
ölürsem gözlerim açık gidecek. Sen efendi bir
adama benziyon,bana bir yardımediver de Gazi
Paşayı bulacağım yeri deyiver.
Atatürk'ün gözleri dolu doluolmuştu,çok
duygulandığı her halinden belliydi. Bana
dönerek,- Görüyorsun ya Gökçen, işte bu
bizim insanımızdır...Benim köylüm, benim
vefalı Türk anamdır bu. Attan indim. Yaşlı
kadınınelini tuttum anacığım dedim, sen
gökte aradığını yerde buldun,
rüyalarınısüsleyen,seni buralara kadar
koşturan Gazi Paşa yani Atatürk işte
karşında duruyor.Köylü kadın bu sözleri
duyunca şaşkına döndü. Elindeki değneği
yerefırlatıp,Atatürk'ün ellerine
sarıldı. Görülecek bir manzaraydı bu. İkisi
deağlıyordu.İki Türk insanı biri kurtarıcı,
biri kurtarılan, ana oğul gibi sarmaşdolaş
ağlıyorlardı. Yaşlı kadın belki on defa
öptü atanın ellerini.Ata da onun ellerini
öptü. Sonra heybesinden küçük bir paket
çıkarttı.Daha doğrusu beze sarılmış bir
köypeyniri. Bunu Atatürk'e uzattı;- Tek
ineğimim sütünden kendi ellerimle yaptım Gazi
Paşa, bunu sana hediyegetirdim.Seversen gene
yapıp getiririm.Paşa hemen orada bezi açıp
peyniri yedi. Çok beğendiğini söyledi.
Sonrabirlikte köşke kadar gittik.Oradakilere şu
emri verdi;"Bu anamızı alın burada iki
gün konuk edin.Sonra köyüne ***ürün.
Giderken de kendisine benim bütcemden üç inek
verinarmağanım olsun."
Yılmaz Gürbüz
25 Ağustos 2010 Çarşamba, 16:5
harikasın
Serkan Erden
25 Ağustos 2010 Çarşamba, 20:1
MEMLEKETİM...........
Sultan Tanıs
25 Ağustos 2010 Çarşamba, 22:2
oy trabzon burnimde tutiyinnn daa
Seher Maçkalı
26 Ağustos 2010 Perşembe, 15:0
trabzonlu olmak helede maçkalı olmak her insana
nasip olmaz.....
Yeşil Eriğim N B
27 Ağustos 2010 Cuma, 09:56
İlkokul birinci sınıfta okuyan çocuk, okuldan
çıkar çıkmaz çırak olarak çalıştığı
dükkâna gidiyor, yerleri siliyor, ustasına çay
dolduruyordu... Gece geç dönüyordu evine.
Avluya açılan bir kapı bir şato kapısından
farksızdı. Çocuk, ayak par...maklarının ucuna
kalkıp mandala uzansa da dilini aşağıya
çekecek güç cılız kollarında yoktu... Yorgun
çırak, kapının eşiğine oturuyor ve sokaktan
kendisine yardım edecek bir gece bekçisinin ya
da sarhoşun geçmesini bekliyordu... Zaman
makinesi icat ve bana tarihte yalnızca bir güne
gitme hakkı verilse hiç düşünmeden o
çocuğun önünden geçmek isterdim. Beni
görünce sevinecek ve şunları söyleyecektir.
'Abi ben terzi çırağıyım. Ustam işten
geç bıraktı... Gücüm yetmiyor... Şu
kapının mandalını açsana! ..'
Gülümserdim... Saçlarını okşardım,
diyeceğim***a başında mutlaka 5 numara traş
vardır! .. Açardım kapıyı... O da 'Sağ
ol abi' der ve yorgun bedeniyle avlunun
karanlığında kaybolurdu gözden... Ben de
derdim ki ardından:'Sen sağ ol baba! ..
Hayatta bana açtığın tüm kapılar için sen
sağ ol! ..'
Iskender Karayel
28 Ağustos 2010 Cumartesi, 16:
seni sevmeyen ölsün yaaaaaaaaaaa
Süleyman Kalmukoğlu
30 Ağustos 2010 Pazartesi, 03:
Çılgınlıkları,***ıntıları,doğal hali ve
güzellikleriyle bir başkadır memleketim. Canım
TRABZON'um.
Çağla Gültekin
30 Ağustos 2010 Pazartesi, 21:
çok güzel yaa
Rahime Ekici
30 Ağustos 2010 Pazartesi, 22:
ben bu adama bayılıyom yaa maşallah allah ses
vermiş yaaaaa
Volkan Avcı
31 Ağustos 2010 Salı, 00:49
LüTfen OKUYUN Bir köyde tek başına yaşayan
hamile bir kadın, (çocuğu doğmadan önce
kocası ölmüş) kendisine arkadaş olması
açısından dağda yaralı olarak bulduğu bir
gelinciği evinde beslemeye başlar. Gelincik
kadının yanından bir an bile ay......rılmaz.
Her ne... kadar evcil bir hayvan olmasada,
oldukça uysallaşır. Bir kaç ay sonra kadının
çocuğu doğar. *Gelincik kadının yanından bir
an bile ayrılmaz. Her ne kadar evcil bir hayvan
olmasada, oldukça uysallaşır. Bir kaç ay sonra
kadının çocuğu doğar. *Tek başına tüm
zorluklara göğüs germek ve yavrusuna bakmak
zorundadır. Günler geçer ve kadın bir gün bir
kaç dakikalığına da olsa evden ayrılmak
zorunda kalır. Gelincik ile bebek evde yanlız
kalmışlardır. Aradan biraz zaman geçer ve anne
eve gelir. Eve geldiğinde gelinciği ve kanlı
ağzını görür. Anne çıldırmış casına
gelinciğe saldırır ve onu oracıkta öldürür.
Tam o sırada içerideki odadan bebek s*sesi
duyulur. Anne odaya yönelir ve odada beşiği,
beşiğin içinde bebeği ve bebeğin yanında
parçalanmış olan yılanı görür.
Volkan Avcı
31 Ağustos 2010 Salı, 00:49
LüTfen OKUYUN Bir köyde tek başına yaşayan
hamile bir kadın, (çocuğu doğmadan önce
kocası ölmüş) kendisine arkadaş olması
açısından dağda yaralı olarak bulduğu bir
gelinciği evinde beslemeye başlar. Gelincik
kadının yanından bir an bile ay......rılmaz.
Her ne... kadar evcil bir hayvan olmasada,
oldukça uysallaşır. Bir kaç ay sonra kadının
çocuğu doğar. *Gelincik kadının yanından bir
an bile ayrılmaz. Her ne kadar evcil bir hayvan
olmasada, oldukça uysallaşır. Bir kaç ay sonra
kadının çocuğu doğar. *Tek başına tüm
zorluklara göğüs germek ve yavrusuna bakmak
zorundadır. Günler geçer ve kadın bir gün bir
kaç dakikalığına da olsa evden ayrılmak
zorunda kalır. Gelincik ile bebek evde yanlız
kalmışlardır. Aradan biraz zaman geçer ve anne
eve gelir. Eve geldiğinde gelinciği ve kanlı
ağzını görür. Anne çıldırmış casına
gelinciğe saldırır ve onu oracıkta öldürür.
Tam o sırada içerideki odadan bebek s*sesi
duyulur. Anne odaya yönelir ve odada beşiği,
beşiğin içinde bebeği ve bebeğin yanında
parçalanmış olan yılanı görür.
Yorumlar
selam.3 puan bizim bugun bayram var.....
olam futboluna
volkan konak aslını unutmayan insan çünki
kuzeyin oğlu seni seviyoruzz
SAGLIK EMEGE SAYGI
akıyoz da
doğuran ana ya volkanımmmm
kafanıza hamsi kafalılar
saçlı şovalyemmm.
denızlere degıl okyanuslara
akarsınnnnnnnnnnnnnnnnnn
artık..
Bİ YORUMCU
kaçırmışım bunu
guzel memleketi ayrı güzel
bey.hayranınızım,sizi konyada görmek inanın
çok güzel bir duygu olacak.tşkr.
oldukça yaşlı kadına raslar.Atatürk attan
inerek bu ihiyar kadının yanına sokuldu.-
Merhaba nine kadın Ata'nın yüzüne bakarak
hafif bir sesle;- Merhaba dedi. Nereden gelip
nereye gidiyorsun? Kadın şöyle... bir
duralayıp,- Neden sordun ki, dedi. Buraların
sabısı mısın? Yoksa bekçisi mi?
Paşagülümsedi.- Ne sahibiyim ne de bekçisiyim
nine. Bu topraklar Türk milletinin
malıdır.Buranın bekçisi de Türk milletinin
kendisidir. Şimdi nereden gelipnereye gittiğini
söyleyecek misin? Kadın başını salladı.-
Tabi söyleyeceğim, ben Sincan'ın
köylerindenim bey, otun güç bittiği, atıngeç
yetişdiğikavruk köylerinden birindeyim. Bizim
mıhtar bana bilet aldı trene bindirdi,kodum
Angara'ya geldim.- Muhtar niçin
Ankara'ya gönderdi seni?- Gazi Paşamızı
görmem için. Başını pek ağrıttım
da....Benim iki oğlum gavur harbinde şehit
düştü. Memleketi gavurdan kurtarankişiyi bir
kezgörmeden ölmeyeyim diye hep dua ettim
durdum.Rüyalarıma girdi Gazi Paşa. Bende gün
demeyip mıhtara anlatınca, o da banabilet
alıverip saldı Angaraya, giceleyin geldimdi.
Yolu neyi debilemediğimden işteağşamdan belli
böyle kendimi ordan oraya vurup duruyom bey.-
Senin Gazi Paşa'dan başka bir isteğin var
mı?Kadının yüzü birden sertleşti.- Tövbe de
bey, tövbe de! Daha ne isteyebilirim ki...O bizim
vatanımızıgurtardı.Bizi düşmanın elinden
kurtardı. Şehitlerimizin mezarlarını onlara
çiğnetmedidaha ne isteyebilirim ondan? Onun
sayesinde şimdi istediğimiz
gibiyaşıyoruz.Şunun bunun gavur dölünün
köpeği olmaktan onun sayesinde kurtulmadık
mı?Buralara bir defa yüzünü görmek, ona
sağol paşam! Demek için düştüm.Onu görmeden
ölürsem gözlerim açık gidecek. Sen efendi bir
adama benziyon,bana bir yardımediver de Gazi
Paşayı bulacağım yeri deyiver.
Atatürk'ün gözleri dolu doluolmuştu,çok
duygulandığı her halinden belliydi. Bana
dönerek,- Görüyorsun ya Gökçen, işte bu
bizim insanımızdır...Benim köylüm, benim
vefalı Türk anamdır bu. Attan indim. Yaşlı
kadınınelini tuttum anacığım dedim, sen
gökte aradığını yerde buldun,
rüyalarınısüsleyen,seni buralara kadar
koşturan Gazi Paşa yani Atatürk işte
karşında duruyor.Köylü kadın bu sözleri
duyunca şaşkına döndü. Elindeki değneği
yerefırlatıp,Atatürk'ün ellerine
sarıldı. Görülecek bir manzaraydı bu. İkisi
deağlıyordu.İki Türk insanı biri kurtarıcı,
biri kurtarılan, ana oğul gibi sarmaşdolaş
ağlıyorlardı. Yaşlı kadın belki on defa
öptü atanın ellerini.Ata da onun ellerini
öptü. Sonra heybesinden küçük bir paket
çıkarttı.Daha doğrusu beze sarılmış bir
köypeyniri. Bunu Atatürk'e uzattı;- Tek
ineğimim sütünden kendi ellerimle yaptım Gazi
Paşa, bunu sana hediyegetirdim.Seversen gene
yapıp getiririm.Paşa hemen orada bezi açıp
peyniri yedi. Çok beğendiğini söyledi.
Sonrabirlikte köşke kadar gittik.Oradakilere şu
emri verdi;"Bu anamızı alın burada iki
gün konuk edin.Sonra köyüne ***ürün.
Giderken de kendisine benim bütcemden üç inek
verinarmağanım olsun."
nasip olmaz.....
çıkar çıkmaz çırak olarak çalıştığı
dükkâna gidiyor, yerleri siliyor, ustasına çay
dolduruyordu... Gece geç dönüyordu evine.
Avluya açılan bir kapı bir şato kapısından
farksızdı. Çocuk, ayak par...maklarının ucuna
kalkıp mandala uzansa da dilini aşağıya
çekecek güç cılız kollarında yoktu... Yorgun
çırak, kapının eşiğine oturuyor ve sokaktan
kendisine yardım edecek bir gece bekçisinin ya
da sarhoşun geçmesini bekliyordu... Zaman
makinesi icat ve bana tarihte yalnızca bir güne
gitme hakkı verilse hiç düşünmeden o
çocuğun önünden geçmek isterdim. Beni
görünce sevinecek ve şunları söyleyecektir.
'Abi ben terzi çırağıyım. Ustam işten
geç bıraktı... Gücüm yetmiyor... Şu
kapının mandalını açsana! ..'
Gülümserdim... Saçlarını okşardım,
diyeceğim***a başında mutlaka 5 numara traş
vardır! .. Açardım kapıyı... O da 'Sağ
ol abi' der ve yorgun bedeniyle avlunun
karanlığında kaybolurdu gözden... Ben de
derdim ki ardından:'Sen sağ ol baba! ..
Hayatta bana açtığın tüm kapılar için sen
sağ ol! ..'
güzellikleriyle bir başkadır memleketim. Canım
TRABZON'um.
vermiş yaaaaa
hamile bir kadın, (çocuğu doğmadan önce
kocası ölmüş) kendisine arkadaş olması
açısından dağda yaralı olarak bulduğu bir
gelinciği evinde beslemeye başlar. Gelincik
kadının yanından bir an bile ay......rılmaz.
Her ne... kadar evcil bir hayvan olmasada,
oldukça uysallaşır. Bir kaç ay sonra kadının
çocuğu doğar. *Gelincik kadının yanından bir
an bile ayrılmaz. Her ne kadar evcil bir hayvan
olmasada, oldukça uysallaşır. Bir kaç ay sonra
kadının çocuğu doğar. *Tek başına tüm
zorluklara göğüs germek ve yavrusuna bakmak
zorundadır. Günler geçer ve kadın bir gün bir
kaç dakikalığına da olsa evden ayrılmak
zorunda kalır. Gelincik ile bebek evde yanlız
kalmışlardır. Aradan biraz zaman geçer ve anne
eve gelir. Eve geldiğinde gelinciği ve kanlı
ağzını görür. Anne çıldırmış casına
gelinciğe saldırır ve onu oracıkta öldürür.
Tam o sırada içerideki odadan bebek s*sesi
duyulur. Anne odaya yönelir ve odada beşiği,
beşiğin içinde bebeği ve bebeğin yanında
parçalanmış olan yılanı görür.
hamile bir kadın, (çocuğu doğmadan önce
kocası ölmüş) kendisine arkadaş olması
açısından dağda yaralı olarak bulduğu bir
gelinciği evinde beslemeye başlar. Gelincik
kadının yanından bir an bile ay......rılmaz.
Her ne... kadar evcil bir hayvan olmasada,
oldukça uysallaşır. Bir kaç ay sonra kadının
çocuğu doğar. *Gelincik kadının yanından bir
an bile ayrılmaz. Her ne kadar evcil bir hayvan
olmasada, oldukça uysallaşır. Bir kaç ay sonra
kadının çocuğu doğar. *Tek başına tüm
zorluklara göğüs germek ve yavrusuna bakmak
zorundadır. Günler geçer ve kadın bir gün bir
kaç dakikalığına da olsa evden ayrılmak
zorunda kalır. Gelincik ile bebek evde yanlız
kalmışlardır. Aradan biraz zaman geçer ve anne
eve gelir. Eve geldiğinde gelinciği ve kanlı
ağzını görür. Anne çıldırmış casına
gelinciğe saldırır ve onu oracıkta öldürür.
Tam o sırada içerideki odadan bebek s*sesi
duyulur. Anne odaya yönelir ve odada beşiği,
beşiğin içinde bebeği ve bebeğin yanında
parçalanmış olan yılanı görür.
lllll
abimeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeee.....................