İSTANBULBir vapur gezisinde yol alırkenKabarıp
köpüren o bembeyaz dalgalarını seyretmek...
Martıları simit ile beslemek O tatlı, o ruhu
okşayan esintiniYüzümde hissetmekİstanbul’u
denizin ortasındanSeyretmekYanında kimse olmasa
daBu keyfi yaşamakAdaları tek tek gezmek O
eşsiz manzaraları hafızama yerleştirmekNe
güzel bir duygudur bilemezsin Ancak yaşanır bu
duygu Sen ne güzel şehirsin İstanbul Bu kadar
boş kalabalığın içinde Sen çok özelsin
İstanbul Seni göre***k yollarında
geze***kBoğazın o muhteşem manzarasını
göre***kSenin yosun kokan sahilinde Bir bardak
çay içe***kSenden ayrı bir şehirde seni
özlemekTarifi olmayan bir acı olsa gerek
Sevgi Avkan
17 Eylül 2010 Cuma, 23:35
Aşk başlamadan güzel,Kalplerde
heyecanBakışlarda korku olduğu zaman
güzel...Birbirimize sezdir***k için
çırpınış,Başkaları görmesin diye
çabalayış,...Gözlerim gözlerinin mavisine
değdiği zaman...Aşk başlamadan güzel.
Sevgi Avkan
17 Eylül 2010 Cuma, 23:46
Yolunu beklerken daha dün gece Kaçıyorum
bugün senden gizlice Kalbime baktım da işte
iyice Anladım ki sen de herkes
gibisin...Büsbütün unuttum seni eminim Maziye
karıştı şimdi yeminim Kalbimde senin için yok
bile kinim Bence sen de şimdi herkes gibisi
Seda Turk
17 Eylül 2010 Cuma, 23:49
coook ozledim Istabulu elinize saglik
Sevgi Avkan
17 Eylül 2010 Cuma, 23:55
BİR AYRILIGIN HIKAYESIErkek kadına dedi
ki:-Seni seviyorum,ama nasıl,avuçlarımda camdan
bir şey gibi kalbimi ***ıp...parmaklarımı
kanatarakkırasıyaçıldırasıya...Erkek kadına
dedi ki:-Seni seviyorum,ama nasıl,kilometrelerle
derin, kilometrelerle dümdüz,yüzde yüz, yüzde
bin beş yüz,yüzde hudutsuz kere yüz...Kadın
erkeğe dedi ki:-Baktımdudağımla, yüreğimle,
kafamla;severek, korkarak, eğilerek,dudağına,
yüreğine, kafana.Şimdi ne
söylüyorsamkaranlıkta bir fısıltı gibi sen
öğrettin bana..Ve ben artıkbiliyorum:Toprağın
-yüzü güneşli bir ana gibi -en son en güzel
çocuğunu emzirdiğini..Fakat neyleyimsaçlarım
dolanmışölmekte olan parmaklarınabaşımı
kurtarmam kabildeğil!Senyürümelisin,yeni doğan
çocuğungözlerine bakarak..Senyürümelisin,beni
bırakarak...Kadın sustu.SARILDILARBir kitap
düştü yere...Kapandı bir
pencere...AYRILDILAR...
Fatih Altuner
18 Eylül 2010 Cumartesi, 00:03
beynim ve yüreğim catışma halindegel gitler
yaşıyorumacı delhizler içerisindeben sana
aşık olmakla meşgulum ey güzel
insan...(ASİ-RUH)
Olgun Çelik
18 Eylül 2010 Cumartesi, 00:17
istanbulu istanbul yapan yüz yıllar boyunca
taşığı medeniyetler tarihi güzllikler ve
kültürel yönden en zengin ilimiz olması
anadolunun bir çoğu ya askker ocağında
tanışır yada istanbulda herkesin umudu olan
istanbulda istanbulu dadan herkes nereye giderse
gitsin yine istanbul çağırır tarihi
güzellikler çağırır martılar vapurlar galata
kulesi bir çok yer çağırır o tarihi
güzellklere doyulamaz
Köyümden göç edip geldim şehireSuları
ilaçlı içebilmiremHem havası kirli uykusu
ağırSabah şafağında kalkabilmirem...Aylık
ödeniyor evin kirasıElektrik su telefon
sırasıCebimde kalmıyor katık parasıYarı aç
yarı tok yatabilmiremBu kuyruklar beni yedi
bitirdiÖldürüyor beni bu geçim
derdiDüşüncede kaldım kemik ve deriSimitle
kahvaltı yapabilmiremÇocuklar o köyde koşar
oynardıİçimizde ne korku ne telaş
vardıMahalleyi sapık tinerci sardıÇocuğu
sokağa salabilmiremAy sonuna kadar kalmaz
metelikPazarda toplanır çürük ve
çerikOnlardan yahşıdır kımıyla yemlikAradım
onu da bulabilmiremÖlürsem ***ürüp morga
koyarlarSoğuksuyla yarı buçuk
yuyarlarDostların altı ay sonra duyarlarGarip
mezarlıkta yatabilmiremBizler yolcu olduk
gurbetse hancıToprağını altın ettik bu daha
acıÜstelik diyorlar bize yabancıİşte ben bu
sözü yutabilmiremAlaca karanlıkta işe
giderlerAkşamleyin yorgun argın dönerlerYaş
kırka gelmeden fire verirlerİçlerinde sağlam
bulabilmiremSıkışıp kalmışım dört yanım
betonHayatta anlam yok olmuş monotonBu yanlış
gidişe vereceğim sonKendime bir arka
bulabilmiremBülbül altından kafese
girmişBeğenmeyip yine vatınım
demişKızıgedik’in yanında Kızılay
neymişŞimdi o yaylama çıkabilmiremOkuyan
dostlara sen söyle AkınAldanıp cilveye gelmeyin
sakınBunlarda yanlış yok dikkatlı bakınDoğru
söze yalan katabilmirem
Mehmet Beşer
18 Eylül 2010 Cumartesi, 00:31
Seversin dünyayı doludizgin***a o bunun
farkında değildir ayrılmak istemezsin dünyadan
ama o senden ayrılacak yani sen elmayı
seviyorsun diye ............elmanın da seni
sevmesi şart mı?
Selim Güzel
18 Eylül 2010 Cumartesi, 00:32
hanı tozlanms sayfaları yıpranmıs romanlar
vardır kımse almaz onları kıtapcıya geldıgı
gunden beri hep aynı rafta durur ve zaman ıle
eğilmeye baslar uzerındekı harabe tozlardan
dolayı ve kıtapcıda o harıc butun kıtapları
temızlermıs bir gun... o yaslı kıtap sormus
neden bnı temızleyıp satmıyorsun die kıtapcı
demıskı bn zamanında bırını sewdm olmadı
surmedı dems bnımle ıken o guzel bayan bır
kıtabı vardı kaybettıgını soylemıstı bana
bnde onunla bıtınce bu dukkanı actm ve sehrın
tum kıpatları bu dukkanın raflarından gectı
demıs ve snde geldn sn harc hepsını sattm***a
snı ayrdım sebebı ıse onun kaybettıgı kıtap
sensın.. sen ise bnım ona soyledıgm butun szler
gul yaprakları mektuplar mutlu anlarımız
kavgalarımız barısmalarımızn oldugu onun
agladıgında goz yaslarının damladıgı
sayfalara sahıpsın senı o yuzden satmadm
temızlemedm el bıle surup acmadm senı o
hatılarar gitmesin diye....İşte Sen O
Kitapsın*Unutma ben bir şairim.. Ne olursa olsun
şiirin son mısrası şairin dudaklarından
dökülmez...Selim qüZEl
Sevgi Avkan
18 Eylül 2010 Cumartesi, 00:36
Tecavüzden sonra “Zevk aldın mı?” diye
sormak nasıl abesle iştigalse,Gidişinin
ardından aylar sonra arayıp “Nasılsın ?”
diye sorman da o kadar abesti işte..Uyuz bir itin
kasığındaki pire kadar mutluyumVe başını
çöpe soktuğu için kıçı açıkta... kalan
bir kedi kadar tetikteyim..Tut
ki……Mutluyum..Tut ki……Yıkıldım…Sana
ne!
Selim Güzel
18 Eylül 2010 Cumartesi, 00:42
üzülmek ile ağlamak aynı şey değildirgöz
yaşları bir bebeğin masumca bakışı gibidir
hiç bir suçu yok***a kalbin yaptığını
hataları kimileri için sahte yalan görülen
göz yaşları öder karşılık beklemeden
Selim qÜZEl
Aliye Nihal Aka
18 Eylül 2010 Cumartesi, 00:52
Al yanına bir dilnüvazGönlünce gez zevk et bu
yazBaştan başa işte BoğazGönlünce gez zevk
et bu yaz
Emine Kopuz
18 Eylül 2010 Cumartesi, 01:12
yaaa suyaaa düsen hayatlar bir hic ugruna
harcanmisliklar ya bunlar?
Seni düşünmek güzel şey, ümitli
şey.Dünyanın en güzel sesinden,En güzel
şarkıyı dinlemek gibi bir şey. Fakat artık
ümit yetmiyor bana, Ben artık şarkı dinlemek
değil ...Şarkı söylemek istiyorum...
Alev Yıldız
18 Eylül 2010 Cumartesi, 01:21
çok güzelllll
Zeynep Akkaya
18 Eylül 2010 Cumartesi, 01:22
düşünün ki bir anneniz var,çok yaşlı***a
hala çok güzel.düşünün ki , bir yariniz var,
kimseye yüzvermeden sizi seçmiş. düşünün
ki, vefalı bir dostunuz var,sevincini de,kederini
de ,yenilgisini de zaferini de size açmış. sizi
de her huyunuzu kabullenerek sevmiş. bu koca
şehir,her uğrayana birnasihat verir.bağrındaki
her insana çok şeyler öğretir vazgeçmek
zordur ondan, çünkü o,ana gibi,baba gibi,dost
gibi, yaar gibidir.
Fatmahulya Arslanturk
18 Eylül 2010 Cumartesi, 02:08
çok güzel paylaşım teşekkürler..
Ayla Yener
18 Eylül 2010 Cumartesi, 02:15
SESLENDİRME ÇOK GÜZEL OLMUŞ.
Bekir Özadanır
18 Eylül 2010 Cumartesi, 02:17
Tutsağın olmazsam seninbu gece de tüm geceler
gibikıyısız okyanuslara düşerimdalgasız
denizlere. ...tutsağın olmazsam seninkanayan
kanatlarımlaenlemsiz boylamsız gezerimülkesiz
atlaslarda.
Zeynep Dm
18 Eylül 2010 Cumartesi, 02:57
Günahsız harfler onun nazarında Birer siyah
heyula gibidir Ay ışığında sevgiliye
söylenen sözler Rüya gibidir
Azize Özcan
18 Eylül 2010 Cumartesi, 03:11
siz uzaydan mı getiriyonuzz
Doğuş Öztaş
18 Eylül 2010 Cumartesi, 03:13
Hayır Beyinden...
Azize Özcan
18 Eylül 2010 Cumartesi, 03:14
diğerlerinde beyin yok ozaman sadece sizde
oldğuna göre? bide ben şiirler duyguyla
yazılıyo sanıyodum beyin biraz katı olmadımı
duyguyu bulmak için kalbe danışmaz mısınz
peki.düşünmeden bişey yazamzsınz***a nasıl
yazıyosunuz sorusunada beyinle demek biraz hatta
baya ruhsuz olur
Doğuş Öztaş
18 Eylül 2010 Cumartesi, 03:19
Kalbe Danışıyorum. Düşünerek Yazıyorum.
Son Kez Beynimle Süzüyorum.Beynimle Süzüyorum
Çünkü Bu kadar Beyinsiz Bir Halk İçinde Bunu
Kullanmak Hoşuma Gidiyor... ben size tamamen
beynimle Yazdığımı Kastedmemiştim...
Azize Özcan
18 Eylül 2010 Cumartesi, 03:20
ben beyinden lafından tüm bunları
çıkaramazdım***a :) haklısınız tabi halk
konusunda
Doğuş Öztaş
18 Eylül 2010 Cumartesi, 03:22
Teşekkür Ediyorum ilgin alakan İçin. Sayfamı
Bi Göz Atmanı Tavsiye Ederim.
Azize Özcan
18 Eylül 2010 Cumartesi, 03:23
tabi ki ;)
Azize Özcan
18 Eylül 2010 Cumartesi, 03:25
;)
Azize Özcan
18 Eylül 2010 Cumartesi, 03:29
tmm bekleyin ailecek gelioruz:d
Azize Özcan
18 Eylül 2010 Cumartesi, 03:29
iyi uykular benden tüm sayfaya :D
Doğuş Öztaş
18 Eylül 2010 Cumartesi, 03:30
Herzaman Beklerizz :)
Azize Özcan
18 Eylül 2010 Cumartesi, 03:30
saolun ..d
Mehmet Metin Hayır
18 Eylül 2010 Cumartesi, 04:03
Sacit onan farki
Muhammed Adanır
18 Eylül 2010 Cumartesi, 04:30
Bu sensin Ve sesin Bu terin ve tenin haklı
ıslaklığı Kal öyle ...Isıt gözlerimi
gülüşlerinle Birazdan kapılar kırılacak
belki de Birazdan kapkara bir örtü olabilir
gözlerimizde Biz diz kırarken sinesinde
sancının Yolunur papatya Deşilir ten Ve yara da
! Çünkü ölmek günleri biraz da Gülmek
günleri(de), inadına Gün gülümsemeleri
ardında Gün gülümsemeleri ardında
Dağlandıkça Dağlaşmak Ve dağları sevmeye
yaraşmak Yaraşmaya Yanaşmak günleri Sen de
yanaş kıyılarıma bir vapur gibi Çarpıp
durayım güvertelerde gözlerine
Betül İstekli
18 Eylül 2010 Cumartesi, 12:12
İSTEYEN EKLEYEBİLİR ....
Tuncer Doğanyiğit
18 Eylül 2010 Cumartesi, 17:58
güzelmişş..
Melek Yiğit
18 Eylül 2010 Cumartesi, 19:38
kendini bulmanın öyküsü burada
yazılmış,birkez düşmesin yolun istanbula
dönüşü yoktur....
Yorumlar
köpüren o bembeyaz dalgalarını seyretmek...
Martıları simit ile beslemek O tatlı, o ruhu
okşayan esintiniYüzümde hissetmekİstanbul’u
denizin ortasındanSeyretmekYanında kimse olmasa
daBu keyfi yaşamakAdaları tek tek gezmek O
eşsiz manzaraları hafızama yerleştirmekNe
güzel bir duygudur bilemezsin Ancak yaşanır bu
duygu Sen ne güzel şehirsin İstanbul Bu kadar
boş kalabalığın içinde Sen çok özelsin
İstanbul Seni göre***k yollarında
geze***kBoğazın o muhteşem manzarasını
göre***kSenin yosun kokan sahilinde Bir bardak
çay içe***kSenden ayrı bir şehirde seni
özlemekTarifi olmayan bir acı olsa gerek
heyecanBakışlarda korku olduğu zaman
güzel...Birbirimize sezdir***k için
çırpınış,Başkaları görmesin diye
çabalayış,...Gözlerim gözlerinin mavisine
değdiği zaman...Aşk başlamadan güzel.
bugün senden gizlice Kalbime baktım da işte
iyice Anladım ki sen de herkes
gibisin...Büsbütün unuttum seni eminim Maziye
karıştı şimdi yeminim Kalbimde senin için yok
bile kinim Bence sen de şimdi herkes gibisi
ki:-Seni seviyorum,ama nasıl,avuçlarımda camdan
bir şey gibi kalbimi ***ıp...parmaklarımı
kanatarakkırasıyaçıldırasıya...Erkek kadına
dedi ki:-Seni seviyorum,ama nasıl,kilometrelerle
derin, kilometrelerle dümdüz,yüzde yüz, yüzde
bin beş yüz,yüzde hudutsuz kere yüz...Kadın
erkeğe dedi ki:-Baktımdudağımla, yüreğimle,
kafamla;severek, korkarak, eğilerek,dudağına,
yüreğine, kafana.Şimdi ne
söylüyorsamkaranlıkta bir fısıltı gibi sen
öğrettin bana..Ve ben artıkbiliyorum:Toprağın
-yüzü güneşli bir ana gibi -en son en güzel
çocuğunu emzirdiğini..Fakat neyleyimsaçlarım
dolanmışölmekte olan parmaklarınabaşımı
kurtarmam kabildeğil!Senyürümelisin,yeni doğan
çocuğungözlerine bakarak..Senyürümelisin,beni
bırakarak...Kadın sustu.SARILDILARBir kitap
düştü yere...Kapandı bir
pencere...AYRILDILAR...
yaşıyorumacı delhizler içerisindeben sana
aşık olmakla meşgulum ey güzel
insan...(ASİ-RUH)
taşığı medeniyetler tarihi güzllikler ve
kültürel yönden en zengin ilimiz olması
anadolunun bir çoğu ya askker ocağında
tanışır yada istanbulda herkesin umudu olan
istanbulda istanbulu dadan herkes nereye giderse
gitsin yine istanbul çağırır tarihi
güzellikler çağırır martılar vapurlar galata
kulesi bir çok yer çağırır o tarihi
güzellklere doyulamaz
o̸l̸u̸m̸s̸u̸z̸l̸u̸k̸l̸a̸r̸i̸n̸
u̸z̸e̸r̸i̸n̸i̸
k̸a̸r̸a̸l̸i̸y̸o̸r̸u̸m̸..
ilaçlı içebilmiremHem havası kirli uykusu
ağırSabah şafağında kalkabilmirem...Aylık
ödeniyor evin kirasıElektrik su telefon
sırasıCebimde kalmıyor katık parasıYarı aç
yarı tok yatabilmiremBu kuyruklar beni yedi
bitirdiÖldürüyor beni bu geçim
derdiDüşüncede kaldım kemik ve deriSimitle
kahvaltı yapabilmiremÇocuklar o köyde koşar
oynardıİçimizde ne korku ne telaş
vardıMahalleyi sapık tinerci sardıÇocuğu
sokağa salabilmiremAy sonuna kadar kalmaz
metelikPazarda toplanır çürük ve
çerikOnlardan yahşıdır kımıyla yemlikAradım
onu da bulabilmiremÖlürsem ***ürüp morga
koyarlarSoğuksuyla yarı buçuk
yuyarlarDostların altı ay sonra duyarlarGarip
mezarlıkta yatabilmiremBizler yolcu olduk
gurbetse hancıToprağını altın ettik bu daha
acıÜstelik diyorlar bize yabancıİşte ben bu
sözü yutabilmiremAlaca karanlıkta işe
giderlerAkşamleyin yorgun argın dönerlerYaş
kırka gelmeden fire verirlerİçlerinde sağlam
bulabilmiremSıkışıp kalmışım dört yanım
betonHayatta anlam yok olmuş monotonBu yanlış
gidişe vereceğim sonKendime bir arka
bulabilmiremBülbül altından kafese
girmişBeğenmeyip yine vatınım
demişKızıgedik’in yanında Kızılay
neymişŞimdi o yaylama çıkabilmiremOkuyan
dostlara sen söyle AkınAldanıp cilveye gelmeyin
sakınBunlarda yanlış yok dikkatlı bakınDoğru
söze yalan katabilmirem
farkında değildir ayrılmak istemezsin dünyadan
ama o senden ayrılacak yani sen elmayı
seviyorsun diye ............elmanın da seni
sevmesi şart mı?
vardır kımse almaz onları kıtapcıya geldıgı
gunden beri hep aynı rafta durur ve zaman ıle
eğilmeye baslar uzerındekı harabe tozlardan
dolayı ve kıtapcıda o harıc butun kıtapları
temızlermıs bir gun... o yaslı kıtap sormus
neden bnı temızleyıp satmıyorsun die kıtapcı
demıskı bn zamanında bırını sewdm olmadı
surmedı dems bnımle ıken o guzel bayan bır
kıtabı vardı kaybettıgını soylemıstı bana
bnde onunla bıtınce bu dukkanı actm ve sehrın
tum kıpatları bu dukkanın raflarından gectı
demıs ve snde geldn sn harc hepsını sattm***a
snı ayrdım sebebı ıse onun kaybettıgı kıtap
sensın.. sen ise bnım ona soyledıgm butun szler
gul yaprakları mektuplar mutlu anlarımız
kavgalarımız barısmalarımızn oldugu onun
agladıgında goz yaslarının damladıgı
sayfalara sahıpsın senı o yuzden satmadm
temızlemedm el bıle surup acmadm senı o
hatılarar gitmesin diye....İşte Sen O
Kitapsın*Unutma ben bir şairim.. Ne olursa olsun
şiirin son mısrası şairin dudaklarından
dökülmez...Selim qüZEl
sormak nasıl abesle iştigalse,Gidişinin
ardından aylar sonra arayıp “Nasılsın ?”
diye sorman da o kadar abesti işte..Uyuz bir itin
kasığındaki pire kadar mutluyumVe başını
çöpe soktuğu için kıçı açıkta... kalan
bir kedi kadar tetikteyim..Tut
ki……Mutluyum..Tut ki……Yıkıldım…Sana
ne!
yaşları bir bebeğin masumca bakışı gibidir
hiç bir suçu yok***a kalbin yaptığını
hataları kimileri için sahte yalan görülen
göz yaşları öder karşılık beklemeden
Selim qÜZEl
yazBaştan başa işte BoğazGönlünce gez zevk
et bu yaz
harcanmisliklar ya bunlar?
ISTANBULLLLLLLLLLL KEŞKE HİÇ GELMESEYDİM
şey.Dünyanın en güzel sesinden,En güzel
şarkıyı dinlemek gibi bir şey. Fakat artık
ümit yetmiyor bana, Ben artık şarkı dinlemek
değil ...Şarkı söylemek istiyorum...
hala çok güzel.düşünün ki , bir yariniz var,
kimseye yüzvermeden sizi seçmiş. düşünün
ki, vefalı bir dostunuz var,sevincini de,kederini
de ,yenilgisini de zaferini de size açmış. sizi
de her huyunuzu kabullenerek sevmiş. bu koca
şehir,her uğrayana birnasihat verir.bağrındaki
her insana çok şeyler öğretir vazgeçmek
zordur ondan, çünkü o,ana gibi,baba gibi,dost
gibi, yaar gibidir.
gibikıyısız okyanuslara düşerimdalgasız
denizlere. ...tutsağın olmazsam seninkanayan
kanatlarımlaenlemsiz boylamsız gezerimülkesiz
atlaslarda.
heyula gibidir Ay ışığında sevgiliye
söylenen sözler Rüya gibidir
oldğuna göre? bide ben şiirler duyguyla
yazılıyo sanıyodum beyin biraz katı olmadımı
Gerekmezmi Sizce ?
peki.düşünmeden bişey yazamzsınz***a nasıl
yazıyosunuz sorusunada beyinle demek biraz hatta
baya ruhsuz olur
Son Kez Beynimle Süzüyorum.Beynimle Süzüyorum
Çünkü Bu kadar Beyinsiz Bir Halk İçinde Bunu
Kullanmak Hoşuma Gidiyor... ben size tamamen
beynimle Yazdığımı Kastedmemiştim...
çıkaramazdım***a :) haklısınız tabi halk
konusunda
Bi Göz Atmanı Tavsiye Ederim.
ıslaklığı Kal öyle ...Isıt gözlerimi
gülüşlerinle Birazdan kapılar kırılacak
belki de Birazdan kapkara bir örtü olabilir
gözlerimizde Biz diz kırarken sinesinde
sancının Yolunur papatya Deşilir ten Ve yara da
! Çünkü ölmek günleri biraz da Gülmek
günleri(de), inadına Gün gülümsemeleri
ardında Gün gülümsemeleri ardında
Dağlandıkça Dağlaşmak Ve dağları sevmeye
yaraşmak Yaraşmaya Yanaşmak günleri Sen de
yanaş kıyılarıma bir vapur gibi Çarpıp
durayım güvertelerde gözlerine
yazılmış,birkez düşmesin yolun istanbula
dönüşü yoktur....